Creasoup

Farmaskop - İlaç ve Sağlık Profesyonellerinin Dergisi

6 Haziran 2011, Pazartesi 17:49

Uzaktan hasta izleme teknolojisi hızla yaygınlaşıyor

Dünyanın önde gelen Büyüme Danışmanlığı ve Araştırma kuruluşlarından Frost & Sullivan’ın sağlık sektörü analistleri, uzaktan hasta izleme ya da telesağlık olarak bilinen teknolojinin büyük bir ivmeyle yol aldığını, özellikle evde bakım ajansları, hastalık yönetimi şirketleri ve klinik deney grupları arasında uzaktan hasta izleme teknolojisine yönelik taleplerin üst düzeyde olduğunu belirtiyorlar.

Düşük enerjili Bluetooth, yakın alan haberleşme teknolojisi, güvenli data yönetimi ve kablosuz sensör platformlarının gelişimi sağlık hizmetleri alanını çeşitlendiriyor. General Electric, Google, HP, IBM, Intel, Microsoft, Philips, Qualcomm, Siemens ve Wal-Mart gibi küresel kuruluşların faaliyetleri, bilgi teknolojilerini etkin bir sentezde buluşturan uzaktan hasta izleme ürünlerinin gelişimini sağlıyor. Frost & Sullivan’a göre uzaktan hasta izleme teknolojilerinin ticarileşmesi aynı zamanda sağlık hizmetleri alımını hastane merkezli olmaktan uzaklaştırıp hasta merkezli bir konuma taşıyor.

Frost & Sullivan’ın sağlık sektörü teknik bakım araştırma analisti Arjuvansan Ambigapathy, özellikle yaşlı insanlar için evde sağlanan telesağlık uygulamalarının yalnızca ABD, AB ve Japonya gibi gelişmiş ülkelerde değil, Hindistan, Çin ve diğer Güney Asya ülkelerinde de hızlı bir gelişme gösterdiğini belirtiyor. Ambigapathy, yeni teknolojilerde yaşanan gelişimin yanı sıra hükümet kuruluşları ve risk sermayesi şirketlerinin yeterli fon sağlamalarına paralel olarak uzaktan hasta izleme sektöründe birkaç yıldan bu yana kesintisiz bir büyümenin gerçekleştiğini vurguluyor. ABD’de 2007 yılında yasalaşan Uzaktan İzleme-Erişim Kanunu, uzaktan hasta izleme çözüm ve hizmet kullanıcılarına "Tıbbi Bakım Programı" başlığı altında kronik hastalıkların yönetimine ilişkin finansal teşvikler sunuyor. Sektör bir yıl içinde kablosuz sağlık ve iyileştirme çözümlerinin gelişimine odaklanmış büyük kuruluşların yatırımlarıyla desteklenerek adım adım büyüme kaydetmiş bulunuyor.

Yüksek büyüme hızına rağmen, müşteriye yönelik geniş bir skalada geri ödemenin olmayışı, standardizasyon eksikliği ve küresel düzenleyici politikaları kapsayan engeller, teknolojinin kullanım alanını daraltıyor. Bununla birlikte, hastalar arasında teknoloji hakkında bilgi eksikliği ve hasta bilgi güvenliğini kapsayan sorunlar da gecikmelere yol açabiliyor. Her biri kendi içinde ortak prosedür koduna göre sınıflanan diğer geri ödemeli teknolojilerden farklı olarak uzaktan hasta izleme ya da mobil sağlık çözümlerine atfedilmiş herhangi özel bir kod da bulunmuyor. Ayrıca elektronik kayıt çözümleri için geri ödeme, uzaktan sağlık sistemi pazarlamacılarına dolaylı olarak yarar sağlıyor.

Uzaktan hasta izleme ya da telesağlık pazarında başarılı olabilmek için teknoloji üreticileri açısından en temel faktörü yüksek kalite-düşük fiyat politikası oluşturuyor. Örneğin "sağlık dostu" adıyla Robert Bosch tarafından geliştirilen sistem, yalnızca yaşamsal belirtileri ölçmeye odaklanmıyor, hastanın kendisine anlamlı sorular sormasını sağlayarak hasta sağlık davranışı hakkında geri dönüşler alarak sağlığı yönetmeyi de teşvik ediyor. Kuruluş, ABD Tıbbi Bakım ve Tıbbi Yardım Servisleri ile ortaklaşa çalışmalar yürütüyor, proje sağlık harcamalarını düşürürken sağlık bilincini de yaygınlaştırmayı başarıyor.

Frost & Sullivan’ın sağlık sektörü araştırma analisti Arjuvansan Ambigapathy, hasta algısını anlamak için şirketlerin sürekli olarak periyodik tetkik ve geri dönüşlere başvurarak ürünlerini geliştirmeye çalışmaları gerektiğini belirtiyor. Ambigapathy’e göre kablosuz ağlar ile kolaylıkla entegre olabilecek yüksek performans medikal algılayıcıların tasarımında sofistikasyonun daha yüksek düzeylere ulaşması gerektiğinin altını çiziyor. Bununla birlikte, toplam pil süresini uzatmak için ultra düşük güçte algılayıcı donanım mimarisi, hesaplama ve iletişim gibi konular da teknolojinin gelişmesine yönelik talepler olarak öne çıkıyor.

Ambigapathy, sağlık sektöründe faaliyet gösteren şirketlerin bu alanda yeni bir teknolojiye geçmekten ya da sıfırdan teknoloji geliştirmektense doğrudan şirket sahibi olmalarının daha avantajlı olduğunun anlaşıldığını ifade ederek, bu sayede rekabetçi bir portföye sahip olarak pazara giriş süresinin kısaldığını, mevcut engellerin aşıldığını ve yüksek bir sinerji yakalandığını vurguluyor.


SİZ DE YORUM YAPIN

Önceki yazıyı okuyun:
18. Avrupa Birliği Obezite Kongresi İstanbul’da gerçekleşti

Konuyla ilgili dünyanın çeşitli ülkelerinden değerli bilim adamlarının katıldığı etkinliğe şişmanlık genini bularak yeni bir çığır açan Harvard'lı Türk bilimadamı...

Kapat